Ana Sayfa Arama
Kategoriler
Sosyal Medya
Kıvanç Ege

Meydanı kimlere bıraktınız?

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nün üzerinden birkaç gün geçti ama Seferihisar’da yankıları dinmeyen bir tartışma hâlâ gündemdeki yerini koruyor. Seferihisar Demokrasi Platformu tarafından düzenlenen 1 Mayıs etkinliğinde İstiklal Marşı’nın okunmaması, siyasi parti ilçe başkanlarından, sivil toplum kuruluşlarına kadar birçok kesimin tepkisine yol açtı.

Ancak meseleyi yalnızca “okunmadı mı, okundu mu” düzeyinde tartışmanın da yüzeysel kaldığını düşünüyorum.

Evet, böyle bir etkinlikte İstiklal Marşı’nın okunması yasal zorunluluk olmayabilir. Ama bu ülkenin ortak değeridir, adettir, birleştiricidir. Hele ki meydanda saygı duruşu yapılmışsa, İstiklal Marşı’nın eksikliği dikkat çeker. İletişim hatası mı, organizasyon ihmali mi, kasıt mı bilinmez. Ama sonuç ortada: kamu vicdanı bu eksikliği not etti.

Asıl eleştirim ise başka bir yere, belki de hiç beklemediğiniz bir yere: Meydanı terk eden gençlere!

Sevgili gençler, size bu yazıdan bir “aferin” değil, koca bir “sıfır” çıkıyor. Madem ki İstiklal Marşı okunmadı, neden hep birlikte bağımsızlık marşımızı haykırmadınız? O an orada İstiklal Marşı’nı siz başlatabilirdiniz. Mesela Gündoğdu Meydanı’nda toplanan kalabalık hep bir ağızdan İstiklal Marşı’nı okumadı mı? Terk ettiğiniz alanın milli marşından bahsediyoruz.

Mustafa Kemal Atatürk’ün gençliğe hitabını sadece sınavlarda ezberlemekle olmaz. O hitabe tam da böyle günler içindir. Terk ettiğiniz yer Seferihisar Cumhuriyet Meydanı. Adı üstünde: Cumhuriyet Meydanı. Sahip çıkmazsanız birileri gelir, sahiplenir. 29 Ekim’de biri çıkar, o meydanda cumhuriyeti anmazsa yine mi sırtınızı döneceksiniz?

Beğenmeyip kaçmak, protesto değildir. Oysa hep bir ağızdan İstiklal Marşı’nı okusaydınız, bugün sadece yerel basında değil, ulusal medyada da örnek gençlik olarak anılabilirdiniz.

Ama siz gidince ne oldu? Bence bunu düşünün…

Yazının sonunda söz, yine Atatürk’ten:

“Bir gün, istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin!”

Meydanlar, terk edenlerin değil; direnip sahip çıkanlarındır.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER